Öğretmenlerimizin Çabaları, Türkiye’nin Geleceğini Şekillendiriyor

ANKARA – BHA

Tekin, öğretmenlerin mesleki onurunun, ülkenin geleceğine olan umudu besleyen en önemli kaynak olduğunu vurguladı. Öğretmenin, öğrencinin hayatına dokunduğu her anın, ülkenin geleceğinde sessiz ama kalıcı izler bıraktığını ifade eden Tekin, bu fedakârlığın ve sabrın değerini bildiklerini belirtti.

“Geleceği inşa eden görünmez mimarlar”

Öğretmenlerin sözlerinin ve teşviklerinin, öğrencilerin yaşamında ömür boyu sürecek değişimlerin ilk adımını oluşturduğunu dile getiren Tekin, şu şekilde konuştu:

“Sizler, bu ülkenin geleceğini her gün yeniden inşa eden görünmez mimarlarsınız. Türkiye Yüzyılı’nın temeli, eğitimin demokratikleşmesi ve fırsat eşitliğinin güçlendirilmesidir. Her öğrencimizin dili, inancı, kökeni ya da yaşam koşulu ne olursa olsun nitelikli eğitime eşit şekilde ulaşmasını sağlamak önceliğimizdir. Bu okul ikliminin gerçek kurucuları olarak, sizlerin sabrının, emeğinin ve adalet duygusunun farkındayız.”

Tekin, ülke genelinde görev yapan öğretmenlerin koşullarının farklı olmasına rağmen, taşıdıkları sorumluluk, tutku ve sevginin aynı olduğunu belirtti. Öğretmenlerin bazen kendi yorgunluklarını bir tarafa bırakıp, öğrencilerinin hayallerine ulaşmaları için çaba sarf ettiğini hatırlatarak, “Bu ülkenin her evinde geleceğe olan güvenin temeli sizin sessiz kahramanlığınızdır.” dedi.

Öğretmenlerin yalnız olmadığı bir eğitim sistemi oluşturmayı amaçladıklarını ifade eden Tekin, “Hakkınız olan itibarı yükseltmek, çalışma koşullarınızı iyileştirmek ve sınıflarınızı çağın imkânlarıyla donatmak için kararlılıkla çalışıyoruz. Siz güvende, huzurlu ve güçlü olduğunuz sürece, bu ülkenin çocukları da geleceğe güvenle ilerleyecektir.” şeklinde konuştu.

Mesajında Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında birlikte yazılacak başarı hikâyelerine öğretmenlerle omuz omuza yürümekten duyduğu onuru dile getiren Tekin, Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, görevleri sırasında şehit düşen ve vefat eden tüm öğretmenleri rahmet ve minnetle andı.